Baskısı Olmayan Çocuk Kitapları
“Bu kitabın baskısı olmadığını nereden bildin?” sorusunu sıklıkla duyarım. Konu, özellikle de baskısı olmayan çocuk kitapları ise kafamda belirlediğim ve unutkanlığım ile tezat oluşturan bir liste / göz aşinalığı mutlaka oluyor. Blogda veya instagram adresimde görüp “Kitap çok güzel görünüyor ama baskısı bitmiş, bulamıyoruz!” denilen kitapları da not etmeye çalışıyorum.
Mehtaplı Bir Gece
Mehtaplı Bir Gecede Rüyalar Çocukken gördüğünüz rüyaları hatırlıyor musunuz? Ben çok azını hatırlıyorum. Ancak içerisinde ejderha olan bir rüya görmediğime de eminim, yoksa unutmam mümkün olmazdı değil mi? Zanna Davidson‘ın yazdığı ve Seo Kim‘in resimlerini yaptığı bu harika kitapta ise küçük bir kızın rüyasına ortak oluyoruz. Mehtaplı Bir Gece Öyle
Özgürlük Hapishanesi /Michael Ende
Canım mektup arkadaşım Şirin’e bir mektubumda, “unutamadığın, çok sevdiğin kitaplar neler?” diye sormuştum, o da cevaben “Özgürlük Hapishanesi” demişti. Notlarıma ekledim ama baskısı olmayan bir kitap olunca çok da üzerine düş(e)medim. Şirin’in bir sonraki mektubunun içinden (ya da tam tersi) bu kitap çıkınca çok şaşırdım ve çok da sevindim. Ende, herkesin
Kurt Geri Dönmüş! / Geoffroy de Pennart
Siz de duydunuz mu? Eyvah ki ne eyvah! Ne yapacağız biz şimdi? Kurt geri dönmüş! Hiiiii!!!! Hemen saklanmak gerek, peki nereye? Benim aklıma bir yer geliyor ama önce ormanda bir tur atmak gerek. Biraz havuç kokusu takip edersek sanırım işimiz kolaylaşır. Masal Kahramanları da Burada! Kimler yok ki Geoffroy de
Ejderha Kanadı
Anne’ı dış dünyaya açan ve hikayenin asıl kahramanı ise Lea. Flüt dersinde tanışıyorlar ve Lea’nın sıcak samimi tavrı ile kısa sürede arkadaş oluyorlar. Kitapta ikinci sevdiğim yer ise Lea’nın Anne’a tuttuğu ayna ve küs oldukları bir dönem sonrasında Lea’nın sarf ettiği sözler:“Senin ve Jakob’un çevresine bir duvar örüyorsun. Kimseyi içeri
Geçtigitti Geçtigitti Geçtigitti
Nasıl denk geldi ben de bilmiyorum, “Babam Çalılığa Dönüşünce” kitabından hemen sonra okuma şansım oldu bu kitabı. Yazarın daha önce “Dedem ve Ben” kitabını okumuştum, bloga da yazdım diye düşünüyordum ama yazmamışım. O kitabı Elif’in ilk kreş gününde bekleme salonunda okumuştum, muhtemelen bu özelliğinden dolayı kitabı hiç unutamayacağım. “Geçtigitti Geçtigitti