Sen Olsan, Ne Yapardın?
Akşam üzeri çocuklarla mahallede yürüyüş yaparken, daha doğrusu biri scooter sürer diğeri bisiklete biner ve ben de onlara yürüyerek eşlik ederken gözüme çarpan bazı köşelerin fotoğrafını çektim. Mahallemiz bu anlamda benim için bir cennet, birisi çıkıp beni kovalamazsa bahçelere hayran hayran bakmaya ve detayları fotoğraflamaya devam ederim. Hoş, kovalasa da
Özledim!
Bunu itiraf etmek çok kolay olmadı ve hatta biraz şımarıkça geldi ama sonra düşündüm ve yine yazmanın, paylaşmanın bu arada kalmış halime de iyi geleceğini fark ettim. Özledim! Pandemiden önceki birçok şeyi… Ailemi, sevdiklerime sarılmayı, kolonyasız ve maskesiz yaşamayı, kaygı hissetmeden dolaşmayı, tatile gitmeyi, gezmeyi. Olayın boyutu bu kadar ciddiyken
Kütüphaneler Haftası Kutlu Olsun: Lokum Çocuk Kütüphanesi
Bu hafta kütüphaneler haftası ve ben size herhangi bir kütüphanenin değil kendi kütüphanemin hikâyesini anlatmak istiyorum. Lokum Çocuk Kütüphanesi’nin… (“Merhaba” yazısı da bana yeter derseniz, minik bir özet okuyabilirsiniz.) Bundan yaklaşık 10 sene önce yoğunluğu artacak şekilde hayatıma giren çocuk kitaplarının benim için çok daha fazlasını ifade etmeye başlayacağını, bu
İyi Ki Doğdun Roald Dahl!
2015 yılında doğum gününde Roald Dahl’a şöyle bir mektup yazmıştım: “Sevgili Dahl Amca, Sana bu mektubu çok uzaklardan yazmıyorum, biliyorsun. Muzip gülüşünle bu satırları okuduğunun da farkındayım. Aslında bir şey deyip kaçacaktım ama bilirsin ben lafı pek dolandırmadan yapamam. E tamam o halde,Bulut-Adamlara söyle de sana rahat bir yer ayarlasınlar,