Her İhtimale Karşı
Okumak istediğim kitaplar gruplanmış bir şekilde masamın üzerinde beklerken Züleyha’nın okuduğu son kitaba karşı kayıtsız kalamadım. Kitabın kapağı,konusu ve en çok da daha önce karşıma çıkmayışı cazip geldi bana. Neticede kimse kaderinden kaçamaz öyle değil mi? Yoksa onu biraz da olsun yavaşlatabilir mi? Belki de minik bir anlaşma ile kaderiyle
Hayalbazlar Geçidi
Hiç düşündünüz mü ilk hayali kim kurdu? Kim olduğu çok önemli değil belki ama neyin hayalini kurdu? İlk hayal neydi? Bunu bilmemizin imkanı var mı gerçekten bilmiyorum ama Dilge’nin kitabını okuduktan sonra (yazana kadar unutup yeniden okuduğum için süre uzun 🙂 “hayal” konusu üzerinde epey düşündüm. Bu kitaptan bağımsız olarak,
Dahiler Sınıfı
Biyografi okumayı sever misiniz? Ben bayılırım. Hele ki sıkıcı detaylara girilmeden neşeli çizimlerle anlatıldıysa… Uykusuz kaldığım gecelerde (hoş, hala öyleyim) bana eşlik eden bu harika 6 kitap sayesinde “Dahiler Sınıfı”na göz ucuyla da olsa bakma şansım oldu. Bazı isimlerin hikayelerini zaten bildiğimi düşünüyordum ama bu seride klasik bir anlatım olmadığı
Molly Pim ve Milyonlarca Yıldız
Bu kitabı çıktığı günden beri çok merak ediyordum ve kapağı öyle hoşuma gidiyordu ki kitapçıda gördüğümde sevdiğimi biliyorum 🙂 Geçen hafta Şirin’den yeni yıl hediyesi olarak bu kitap gelince öyle şaşırdım ki aklımda başka kitaplar varken önceliği Molly’ye verdim. Molly’nin tek istediği herkes gibi sıradan, düzenli bir hayatının olması. Annesiyle
Kalamar Pansiyon
Yaz hikayelerini okumayı çok seviyorum, içinde deniz geçiyor. Yaz hikayelerini kışın okumayı pek sevmiyorum, denize olan özlemim tavan yapıyor 🙂 Hanzade Servi’nin Kalamar Pansiyonu’na da ilk bölümü seversem devam ederim diye başladım,bir de baktım kitabın sonuna gelmişim. Tam bitirecekken uyuyakaldım ve gece boyu rüyamda pansiyondakilerle sohbet ediyor ve denize giriyordum.
Benim Babam Ömür Adam
Ömer Açık’ın kitaplarını öğretmen-yazar olması sebebiyle okumak istiyordum ve bu kitabını da ödünç olarak arkadaşımdan alınca bitirir bitirmez buraya yazmak için koştum. Genelleme yapmak elbette ki doğru değil ama öğretmen olan yazarlarımızın hikayelerinin satır aralarında “bir şey öğretmek istiyorum” havasını solumak beni biraz rahatsız ediyor. Bu hikayede de Fiko karakterinin
İyi Ki Doğdun Roald Dahl!
2015 yılında doğum gününde Roald Dahl’a şöyle bir mektup yazmıştım: “Sevgili Dahl Amca, Sana bu mektubu çok uzaklardan yazmıyorum, biliyorsun. Muzip gülüşünle bu satırları okuduğunun da farkındayım. Aslında bir şey deyip kaçacaktım ama bilirsin ben lafı pek dolandırmadan yapamam. E tamam o halde,Bulut-Adamlara söyle de sana rahat bir yer ayarlasınlar,
Piranalarla Yüzen Çocuk
Bugün bir değişiklik yapalım ve ben size bu kitapla ilgili yorumumu anlatmadan önce kapak tasarımına bakıp birlikte düşünelim. Neticede Oliver Abinin emeği var bu çizimde, onunla başlamasak olmaz. Kapaktaki çelimsiz ama cesur bakışlı çocuk size de az sonra heyecan verici bir maceraya atılacakmış gibi gelmedi mi? Yani şöyle düşünsek, kitabın
Söyleşi: Fom Kitap
Bir yayınevi söyleşisi: Öncelikle yayınevi sahibi olmak fikri nasıl oluştu? Hep aklınızda olan bir şey miydi veya yayınevinde çalışırken zaman içerisinde mi şekillendi? Kuruluş aşamasında neler yaşandı? Yayınevi kurma fikri üniversiteye başladığım yıllardan beri vardı. Ama hangi alanda bir yayınevi olacağı belli değildi. Ayrıca yayıncı olmak için sistematik şekilde ilerlemem
Kas Makinesi Muz Makinesi Şaka Makinesi
Ne kadar da uzun bir başlık oldu böyle değil mi? Eh ne yapalım, Alexander Amca’nın (bu kadar tanıdıklıktan sonra bence ona bu şekilde hitap etmeme kızmaz) bu serisini ayırmaya gönlüm razı olmadı. Yıllar önce Günışığı Yayınları’ndan çıkan “Abur Cubur Serisi” kitapları kahkahalar eşliğinde okumuştum. Geçenlerde yine okuduğumda o kadar kahkaha