Bay Porsuk İle Bayan Tilki
Brigitte Luciani‘nin yazdığı Eve Tharlet‘in resimlediği ve Desen Yayınları tarafından 2010 yılında yayımlanan Bay Porsuk ile Bayan Tilki serisinin iki önemli özelliği var. İlki hikâyenin farklı türlerin bir arada yaşaması, üvey kardeş konularını işleyerek ebeveyn ayrılığı, ölümü gibi bir konudan bahsetmesi. İkincisi ise bu ağır konuları son derece eğlenceli ve
Tepetaklak
İnsanın hayatı bazen tepetaklak olabilir. Başınıza öyle bir şey gelir ki zeminin ayaklarınızın altında olmadığını şaşırarak fark eder, elinizi ayağınızı tam olarak nereye koyacağınızı bilemezsiniz. Eğer sekiz yaşındaysanız bu durum daha da ilginç bir hal alabilir. En azından benim yaşadığım durumda böyle gelişti olaylar. Otuz yedi yaşındayım ve hayatım birkaç
Apti’nin Beni
Bu yazıyı Enkanto filminden çıktığımız günden beri yazmak istiyordum ama bir türlü fırsat bulamamıştım. Ve geçen gün bilgisayarım da çökünce durum biraz daha zorlaştı. Sinemaya çok fazla giden bir aile değiliz. Bunda istediğimiz gibi bir filme denk gelememenin (Başka Sinema vardı da biz mi gitmedik?) ve pandeminin de büyük etkisi
Akim Koşuyor
Akim Koşuyor Sene 1990. Ben henüz 5 yaşındayım ama kısa süre sonra okula başlayıp çabucak büyüyeceğimden habersizim. Evimiz 3 katlı, minik bir limon ağacını barındıran müstakil bir ev. Alt katlarda teyzemler oturuyor, biz üçüncü kattayız. En büyük eğlencem ya dama çıkmak ya da arka bahçedeki limon ağacının orada koşturmak. Büyüklerin
Ejderha Kanadı
Anne’ı dış dünyaya açan ve hikayenin asıl kahramanı ise Lea. Flüt dersinde tanışıyorlar ve Lea’nın sıcak samimi tavrı ile kısa sürede arkadaş oluyorlar. Kitapta ikinci sevdiğim yer ise Lea’nın Anne’a tuttuğu ayna ve küs oldukları bir dönem sonrasında Lea’nın sarf ettiği sözler:“Senin ve Jakob’un çevresine bir duvar örüyorsun. Kimseyi içeri
Kofi Veya Bağışlama Sanatı
Okuduğum her kitabı buraya yazma imkanım olmuyor ama her kitabın buraya yazılma hikayesi oluyor. Kofi ile Bir Dolap Kitap sayesinde tanışmıştım, sene 2013 aylardan da nisandı. Radyo programlarını dinleyip kitabı çok merak edip hemen o gün koşarak almıştım.Okudum ve bendeki etkisi çok uzun süre devam etti. Kofi’yi kitap kulübümüzle de
Farklı
Geçen hafta kafam çok dağınıktı ve sanki bir güç beni derin karanlık bir kuyuya çekiyor gibi hissettim. Can sıkkınlığı da değil bunun adı, sanki bir girdap. Birkaç sayfa okuduğum “Farklı”ya bayılmış ancak kitaba tam olarak odaklanamamıştım ki her şeyi bir kenara bırakıp kitabı bitirdim. İçinde olduğum girdapta meğerse Steinhöfel’in parmağı