Şuşu ve Üçtekeri / Şuşu Can ve Dörtteker / Yıldıray Karakiya
Bazı kitaplar var, okudukça okuyasım geliyor. Bu ara mutluluk kaynağım ŞuŞu 🙂 Sebebi de var elbette. Şuşu’yu Elif’e o kadar çok okumuşum ki- cidden farkında değilim- Elif benim mimiklerimi, el-kol hareketlerimi kapmış. Bugün fark ettim. Bebeklere kitap okumak çok güzel ancak her kitap bu kategoriye uygun olamayabiliyor. Ya yazıları uzun oluyor
Wave / Dalga / Suzy Lee
Bir kitabı anlatmak isteseydim sanırım şöyle demem gerekirdi: “Suzi o gün evde çok sıkılmıştı; annesiyle oyunlar oynamış, tavşanıyla çay partisi vermiş-kurabiyeleri fincana yarım batırarak yemişler- kitaplıktaki kitaplarını renk sırasına göre dizdikten hemen sonra aynı renkler asla yan yana gelmeyecek şekilde bir daha düzenlemişti. Ancak ne yapsın deniz ve güneş durmadan
Neboş / Sedef Özge
‘Bahçeli bir evde yaşasaydım ve günün birinde damdan bir martı yavrusu bahçeye düşseydi, neler yapardım acaba?’ 1) Bahçeli bir evde yaşasaydım: Alarmın “uyan dedim sanaa” sesiyle değil, bahçedeki ağaçlara konan kuşların cıvıltısıyla uyanırdım muhtemelen. Veya evdeki köpeğin (ismi Tatlım olsun) suratımı yalaması (ki bundan hoşlanacağımı sanmıyorum) ya da hayal bu
Arkadaşım Olacaksın! / Peter Brown
Bundan birkaç ay önce kitapçıda “iyi kitap avı”na çıkmışken (burnum iyi koku alır) bir anda Lucy ile karşılaştık. Kollarını açmış size doğru gelen ve “Arkadaşım Olacaksın!” diye seslenen birine – hele ki bu sevimli bir ayı ise- pek de karşı çıkamazsınız. Ben de koşarak yanına gittim ve ona sarıldım. “Arkadaşım olmak için
Press Here / Binbir Oyun / Herve Tullet / Hediye Kitap
Herve Tullet ismini “Press Here” kitabıyla duymuştum. Öncesinde ne dikkatimi çekmiş ne de bir yerde rastlamıştım. Press Here geldiği günden beri evin en sevilen ve “anne/baba ne olur bu kitabı DA okuyalım” denilen ve hatta Elifin sayfalarını ezberlediği için kendi kendine “okuduğu” bir kitap oldu. Bunda Herve Tullet kadar kitabı
Utangaç Ayı Monti / Duncan Beedie
Elif kitabı “Bu ayı neden üzgün bakıyor?” diyerek keşfetti kitaplıkta. Ona Monti’nin üzgün değil de biraz utangaç olduğunu söylediğimde “Neden utanıyor ki, utanmasına hiç gerek yok.” dedi. Başladık okumaya, bir iki okuma sonrasında Elif kitabı çoktan sevmiş, bense kitaptan ışık hızı uzaklaşmıştım. Aramızda bu kadar fark yaratan sebep neydi, kestirmek
Küçük Kanguru / Guido Van Genechten
Guido Van Genechten‘ın Küçük Kanguru kitabının kocaman olması ve turuncu rengi ile gönlümü baştan fethetmişti ama Elife ne zaman/nasıl okurum çok zaman belirlememiştim. Sadece aklımda iyi bir araba kitabı olur diye bir düşünce vardı. Araba kitabı demek, kısa metinli ve üzerinde konuşulabilecek bir hikayesi olması demek. O yüzden de geçen
Bir Dostluk Masalı / Susanna Isern
Bir Dostluk Masalı‘nda sincap bir sabah uyanır ve tam esnerken fındık kasesinin içinde bir not bulur; notu okur okumaz yollara düşer ve belli ki acelesi vardır. Ancak gideceği yere varması biraz zaman alacaktır çünkü yolda karşısına çıkan diğer hayvanların ondan küçük ricaları vardır. Geyik, boynuzlarına çiçek takmasını ister çünkü Geyik
Mutlu İnsanlar / Selin Kutucular / Caroline Erel
Elif’in ek gıdaya geçiş sürecini (aradan 3 sene geçmesine rağmen) dün gibi hatırlıyorum. İlk baştaki panik halim yerini sakinlemeye ve zaten her şeye yetişme imkanım olmadığını anlayıp rahatlamaya bırakmıştı. Doğal bir BLW süreci oldu bizimkisi çünkü ben zaten püre yapmayı bilmiyordum ve öğrenmeye de niyetim yoktu. Okuduğum kitaplarda yer alan
Bu Kitabı Yalama / Idan Ben-Barak / Julian Frost
Aslında her şey Elifin kreşte “Bay Mikrop” şarkısını öğrenmesiyle başladı: “Bay Mikrop Bay Mikrop Beni hasta edemezsin Sütümü böyle içiyorum Yemeğimi böyle yiyorum Meyveleri sebzeleri bol bol yiyorum…” Böyle bir şarkı olduğunu bile bilmiyordum, videosu da varmış hatta burada. Bu şarkının Elif üzerinde ilk etapta olumlu bir etkisi oldu aslında ama