Çocuklara Kitap Okumaya Ne Zaman Başlayalım?
Hemen hemen her bebek, doğduğu andan itibaren kendisiyle konuşulmasından, sohbet edilmesinden hoşlanır ve sesi takip etmeye, karmaşık dili çözümlemeye çalışır. Hangi dilde olursa olsun bir bebeğe bağırırsanız bunu anlar ve ağlamaya başlar. Tam tersi yumuşak bir ses tonu onu sakinleştirir ve annesi dışındaki sesleri de zaman içerisinde ayırt edip onlara da tepki vermeye başlar. Çocuklarla konuşmak, (“Şimdi üzerini değiştireceğim.”/ “Bugün nasılsın?” gibi ifadeler gibi) , onları günlük hayat rutinlerinin içine koymak oldukça önemli. 1 yaşındaki bir bebek ile 3 yaşındaki çocuğun yapabilecekleri farklı gibi görünebilir ancak var olduğunu,işe yaradığını,fark edildiğini,sevildiğini hissedebilmesi için büyümesine gerek yok, her an bu bağ ve iletişim kurulabilir.
Bağ Kurmak
Anne-çocuk arasındaki bağı oluşturan dallar var. Bunlar elbette sevgi ile başlıyor. Ancak bu bağı dokumaya yardımcı olan araçlardan biri de beraber vakit geçirmek. Beraber vakit geçirebilmenin ve bağ kurabilmenin pek çok yolu var elbette. Sofrada yemek yerken de bunu yapabilirsiniz, beraber bisiklete bindiğinizde de. Burada benim ağırlıklı olarak paylaşmak istediğim nokta ise çocuk kitapları dünyası.
“Çocuklara kitap okumaya ne zaman başlayalım?” sorusuna hiç düşünmeden “Hemen, şimdi” diye cevap veriyorum. Elbette en güzel zamanlardan biri henüz anne karnındaki bir bebeğe ona dokunarak kitaplar okumak, onu sesimize alıştırmak ve orada olduğumuzu hissettirmek. Ancak ‘ideal’ görünen şey sizi yanıltmasın, bir çocuğa kitap okumaya ne zaman başlayalım sorusunun en gerçekçi cevabının “Hemen Şimdi” olmasının, kabul edelim rahatlatıcı bir tarafı var. “Hiçbir şey için geç değil.” ve “Neden şimdi olmasın?” diyerek pozitif bir yaklaşım da sergiliyor.
Çocuklara Hangi Kitapları Okuyalım?
“Bir çocuk kitaplığı oluşturmaya giden 7 adım”ı atabilmek için minik bir çerçeve çizmek ve yaş/ilgi alanına göre seçimler yapabilmek için küçük başlıklar halinde “hangi kitaplar” ve “nasıl okuyalım” kısımlarını birleştirmeye çalışacağım. Bu bölüme geçmeden Elif henüz 9 aylıkken, bundan beş sene önce, Bir Dolap Kitap için yazdığım şu yazıyı da okumak isteyebilirsiniz.
Bebeklere Ne Okuyalım?
Aylara Göre Gelişim
Bu kategoride önemli olan bence her bir alt gruptan en az birer tane elinizde bulundurmanız ve bebeğinizi gözlemlemeniz. Bebeklerin büyüme hızı göz önünde bulundurulduğunda 0-2 yaş grubunu da kabaca, 0-4 ay, 4-6 ay, 6-12,12-18, 18-24 aylık bölümlere ayırabiliriz. İlk 4 ay bebekler için dünyaya merhaba deme ve alışma dönemi olduğundan bebeğinizin neyi sevip sevmediğini anlamak için başlangıcı bu dönemde yapabilirsiniz. Ancak… Tam burada “gerçekler”den de bahsetmeden geçmek istemem.
Her çocuk elbette ki aynı değil. Bazı bebekler hayata daha uyumlu doğabiliyor ve uykuya geçişleri/emme süreçleri daha kolay oluyor. Bazı bebekler içinse bu durum uzun zaman belki yıllar alabiliyor. Ben her iki durumda da (Elif tam 4.5 ay kolikti, Kerem sadece gazlı bebekti) kitapların, minik oyunların, sohbetin, en az sevgi, şefkat, ten teması kadar önemli olduğunu ve bunlara da başlanması gerektiğini düşünüyorum. 4. aydan itibaren bebek dünyayı daha net keşfetmeye başlıyor ve yavaş yavaş eline bir şey alıp ağzına götürme eğilimi oluyor. Diş çıkarma dönemi de olduğundan karton kapaklı veya dişleyebileceği kitaplar (bunu söylediğimde şaşıran ebeveynler var ama bu tarz kitapları çocuklar çok seviyor.) ilgisini çekebilir.
Bir bebeğin elindeki kitabın tadına bakmak istemesinden daha doğal ne olabilir ki? Oral dönemde olan bir çocuğun keşif aracı merak ettiği nesneyi ağzına götürmesi ve onun ne olduğunu anlaması. Bu sebeple bir kitabı dişleyen çocuk, onu merak ediyor demektir. Ve bu bence gerçekten iyi bir şey. Elimizdeki birçok kitapta Elif ve Kerem’in diş izi var. Bundan daha güzel hatıra nasıl olur ki?
6-12 ay arasında yavaş yavaş oturma-emekleme-ayakta durma çabaları başlıyor, keşifler de artıyor. Etrafta kitapların olması güzel ancak öncelikleri farklı fiziksel aktiviteler de olabiliyor. Ya da tam tersi emeklemek-yürümek çabası yerine oturduğu yerde sizden onunla oynamanızı veya onunla kitap okumanızı bekleyen bebekler de var. Bu dönemde aynı zamanda ek gıdaya geçiş de olduğundan bu konu hakkında okumalar yapılabilir veya kitaplarda da meyve-sebzelere girişle bu konu desteklenebilir.
12-18 ay arasında delikli, hareketli kitaplara ilgisi artabilir veya Kerem gibi kitapları araba yapıp sürebilir. Bu dönemde emeklemeden sıralamaya ve yürümeye doğru giden önemli adımlar var. Birinci yaş ile beraber büyüme evresi de atlanmış oluyor. Algıların ve farkındalıkların daha genişlediği bu dönemde kavramlarla ilgili kitaplar , kapakçıklı hikayeler daha çok ilgisini çekebilir.
18-24 ay arasında biraz daha uzun metinleri dinleme halleri başlıyor. İlgi alanları oluşmaya başlıyor. Okuduğunuz kitaplardaki pilot, itfaiyeci gibi karakterlerle özdeşleşme olabiliyor. Dil ve konuşma beceresi bu dönemde oldukça ilerliyor. Sohbet edilebilir kitaplar, 5N1K soruları ile etkileşim daha da artabilir.
Yukarıda yazdığım özellikler sadece genel bir çerçeve. Her çocuğun gelişimi farklı olduğu için en temelde bebeğinizi gözlemlemeniz ve ona göre bir yol çizmeniz önem kazanıyor. İki yaşa kadar olan gelişimsel özelliklerden bahsettim çünkü aslında bu yazı 0-2 yaş grubu için hazırladığım listeye giriş yazısıydı. Sonra aklıma başka konular da gelince, konuları böldüm. Bu da birinci kısım. İki yaşından sonra çocukların kitaba olan ilgilerinde artış olduğunu (tam tersi de sizi yanıltmasın, bu da geçici bir dönem sadece) ve tekrarı çok sevdiklerini gözlemledim. O yüzden bazı gülmeli kalıplar,küçük maceralar ve günlük rutinde yer alan işler (banyo, yemek vb) daha da ilgilerini çekiyor. Sonraki dönemde çiş, kaka işleri, tuvalet konulu kitaplar gündeme gelebiliyor.
Kitaplar Her Yerde (mi) ?
Elif doğmadan önce odasında büyük bir kitaplık vardı ve doğumdan sonra da uzun süre bu şekilde devam ettik. Ardından toz ve alerji ihtimali sebebiyle odasındaki kitaplığı kaldırdık ve kitapları okuyacağımız zaman/kadar götürüp sonra salondaki veya çalışma odasındaki yerlerine geri koyduk. Yaşam alanımızın tamamında kitaplar var ama bu özellikle yaptığımız bir şey değil. Biraz sığamamak ama çoğunlukla da asıl sebep dağınıklığımız. Bu tip bir dağınıklığın sonucunda çocuklar evin her köşesinde kitap görmeye alıştı ve bu, hayatımızın bir parçası oldu.
Çocuklar ve kitap konusunda, Elif doğmadan önce daha katıydım ve kesin çizgilerim vardı, (“Anne olmadan önce çok iyi bir anneydim.” lafı gibi) gereklilik kipiyle hareket ediyordum. Ancak zamanla, çocukları gözlemledikçe, arkadaşların çocuklarıyla da vakit geçirdikçe bu konunun farklı boyutlarını yakalama şansım oldu. Bu, biraz daha geniş anlatmak istediğim ve farklı bir başlıkta yer verebileceğim bir konu. Özet olarak diyebilirim ki, bir çocuğa kitap okumak için hiçbir zaman geç kalınmış değildir. Sosyal medyada yer alan nicelik kıyaslamalarına (şu yaşta şu kadar kitap okudu) takılmadan hatta tüm bunlara kulak tıkayarak olayın özünü aile yapınıza, çocuğunuzun ilgisine göre ayarlayabilmek; bunu yaparken bir denge kurabilmek önemli. (Bu konuda yaptığım yanlışlardan ve ‘iyi ki’ dediklerimden ayrıca bahsedeceğim.)
Kitapların ‘nerede’ durması gerektiği sorusuna “Çocukların ulaşabildiği her yerde” diye cevap vermek istiyorum. Mutfak çekmecesinde tavaların hemen yanında da olabilir, neden olmasın ki?
“Çocuklara kitap okumaya ne zaman başlayalım?” sorusuna siz ne cevap verirsiniz? Sizin evinizde kitaplar nerede duruyor? Aylık gelişime göre bebeğinizin en çok ilgisini çeken kitaplar hangileri?
“Hangi kitapları okuyalım?” bölümünün biraz daha altını doldurabilmek için,
– 0-2 Yaş grubu çocuk kitapları
– Bebeklik kategorisi
– Okul öncesi kategorisi
– İlk Okuma kategorisi
–Okul çağı kategorisi
– Genç kategorisi
–7-8-9-10 Yaş sevdiğim kitaplar listesi
– 5-11 Yaş Kurgu dışı çocuk edebiyatı listesi
başlıklarına da göz atmak isteyebilirsiniz.
0 Yorum
Yorum gözükmüyor
Şu anda yorum yok, bu yazı için ilk yorumu sen yapabilirsin!