Kırışıklıklar

Paco Roca ile geçen haftalarda tanıştım. Öncesinde grafik romanları ilgiyle ancak uzaktan takip ediyor ve arada okuyordum. Son birkaç aydır bana bir şey oldu ve ben çoğunlukla grafik roman okuyorum. Eksiklerimi tamamlamaya kendimi öyle kaptırdım ki elimdekilerle bir müddet daha bu denizde yüzebilirim.

Desen Yayınları tarafından 2018 yılında yayımlanan Kırışıklıklar kitabının kapağı öyle ilgi çekici geldi ki konusuna bakmadan aldım ve bir gün öncesinde de Pascal Rabate‘nin Küçük Irmaklar kitabını okuduğum için yaşlılık konusunda biraz derinlere indim. Küçük Irmaklar sinemasal bir etkiye sahipti, sevdim. Ancak Kırışıklıklar’ın sonundaki üst kat ve kaşıkla yedirme bölümüyle beraber öyle çok ağladım ki sanırım bir süre sonra ağladığım şeyin kitap mı yoksa gerçek hayat mı olduğunun ayrımına varamadım, daha çok ağladım.

Ben 57 günlükmüşüm anneannem vefat ettiğinde. Onu hiç tanıyamadım. Siyah beyaz fotoğraflardan bile belli olan masmavi gözleri ile sanki hep yakınlarımızdaymış gibi hissederdim. Uzun süre Alzheimer ile mücadele etmiş ve bunun ne kadar yorucu bir süreç olduğunu anlatırdı evdekiler.

Sonra dedem (biyolojik dedelerimi hiç görmedim) bu hastalığa yakalandı ve ben çok yakınında olmasam da memleket ziyaretlerimde bazen de telefonda onun kafa karışıklığına, hastalığın diğer belirtilerine tanık oldukça üzülürdüm. Çocukluğum dedemle geçmişti. Bana bisiklet sürmeyi o öğretmişti ve sahiden dedemin tüm damı kaplayan çiçekleri efsaneydi. Kerem’in doğumuna çok az bir süre kala vefat ettiğinde aklıma ilk olarak çiçekleri gelmişti. Adana’dan o çiçeklerden getirdim ve en sevdiğime de her gün bakma şansına sahip oldum.

Yakın zamanda da teyzem belirtiler göstermeye başlamış ve iki yılın sonunda yazın görüştüğümüzde beni hayretlere düşüren soruları&cevaplarıyla derin sulara dalmama sebep olmuştu. Kaçınılmaz olarak yaşanan bir sürecin içinde olduğumuzu anlayıp kabullenmek sanırım işin en zor kısmı. Ve uzak olmak. İstediğinde atlayıp gidip hasret giderip geri dönememek. Uzakta olsalar da sağlıklarına şükretmek belki…

Kırışıklıklar / Bizim Balkon / Paco Roca

Kırışıklıklar

Bunları bu kadar derinden düşündüğümü fark etmemiştim aslında. Bu farkındalığı sağlamama sebep, Kırışıklıklar’daki tatlı amcalar ve teyzeler oldu. Her birine ayrı ayrı sarılasım geldi. Hikâyelerinin peşine düşmek, onları bolca dinlemek ve canları ne istiyorsa buna eşlik etmek geldi içimden. Ama çekindim. Biraz kurnaz bir kişiliği olduğu için pek hoşlanmadığım diğer amca ise hikâyenin asıl kahramanı olarak kalbime taht kurarak hikâyeyi zirvede bıraktı.

Dedem, her zaman anlatmayı çok severdi. Babasız bir çocukluk geçirmişti, çok şey yaşamıştı ve askerliğini Zeki Mürenle beraber yapmış, Devlet Demir Yolları’nda çok uzun yıllar çalışmıştı. Kolay biri değildi, şeker hastalığı sinirini dengesizleştiriyor bazen onu tanıyamıyordum. Ondan, hiçbir kitapta yazmayan belki başka hiçbir yerde öğrenemeyeceğim hayat tecrübesi kazandım. Hikâyelerini sabır ve merakla dinledim, şarkılarına eşlik ettim ve onu hayal kırıklığına uğratmamak için sporda iyi olmaya çabaladım. (Bu da çok sonra fark ettiğim bir şeydi.)

İyi bir torun/yeğen olabildim mi, olabiliyor muyum? Bilmiyorum. Ama hikâyelerini bir yerinden yakalayabilmiş olmayı seviyorum. Onlarla yakınlık kuruyor, onları belki pek anlayamasam da dinliyorum. En çok dinlemeyi seviyorum.

2008 Uluslararası Barcelona En İyi Çizgi Roman Ödülü‘nü kazanan Kırışıklıklar Ignacio Ferreras tarafından 2011’de beyaz perdeye uyarlanmış. Ben henüz izlemedim. Ancak Paco Roca beni çok etkiledi. Bugünlerde EV kitabını okuyorum. Sırada da Kumdan Sokaklar var.

Daha Fazla Paco Roca kitabı ve çalışmaları için web sitesine bakabilirsiniz.
Daha fazla Çizgi Roman ile buluşmak da ilginizi çekebilir.

*21 Eylül Dünya Alzheimer Gününde ailemdeki bu hastalıkla mücadele etmiş ve eden sevdiklerime bu yazıyı hediye etmek istedim. Belki hissederler, belki okurlar. Kim bilir…

Kırışıklıklar
Yazan/Resimleyen: Paco Roca
Türkçeleştiren: Pınar Savaş
Desen Yayınları, 2018

lokumcocuk

2 Yorum

  1. Avatar
    Hacer Akdağ Ekim 05, 2021

    Sevgili lokum çocuk tıpkı sizin bu kitabı yeni keşfetmeniz gibi ben de bloğunuz olduğu yeni öğrendim. İnstagram adresinizi takip ediyorum ama bloğunuz bir harika. Bundan sonra çocuklarıma kitaplar almadan önceki uğrayacağım ilk adres sizin blogunuzdur emeğiniz için çok teşekkür ediyorum. Başarılarınız daim olsun inşallah…

    Cevapla
  2. Avatar
    Betül Gökçe Ekim 05, 2021

    Grafik romana bayılan biri olarak bu kitabı nasıl ıskalamışım bilmiyorum ama özellikle son bir yıldır hayat, ölüm, zaman, gençlik ve yaşlılık ile ilgili sorgulamaların içine düşmüşken noktayı koyar koymaz bu kitabı satın alacağımdan emin olabilirsiniz. Kaleminize sağlık.

    Cevapla

Yorum yapabilirsin

<