Beklemek

Her gün aslında pek farkında olmasak da birini veya bir şeyleri bekliyoruz.
Beklemek ile neyi kast ediyorum?

Sabahları alarmın çalmasını,
Kahvaltıda çayın demlenmesini,
Tuvalette.. (tamam şimdilik buraya girmeyelim),
İşe gitmek için dolmuşun gelmesini,
İş yerinde vaktin dolmasını (bir beyaz yakalı için farklı hisseden var mıdır bilemem),
Bazen arkadaşımızın bizim için aldığı çiçeğin büyümesini,
Hasta birinin başında nöbetteyken onun iyileşmesini,
Rahatça film izlemek istiyorsak çocukların uyumasını (sahi, bunu en son ne zaman yapabildik),
Kutu oyununda sıranın bize gelmesini,
Canımız bir şeye sıkıldığında neşelenmeyi,
Sevdiğimiz yazarın son çıkan kitabına kavuşmayı (Özlem, sen aldın sanırım mesajı),
Önemli bir sınava girdiysek onun sonucunu,
Aşık olduğumuz kişiyi görebilmeyi,
Çok üşüdüğümüzde ısınabilmeyi,
Aşure zamanı kendimiz yapamıyorsak komşumuzdan aşure gelmesini,
Kuş gözlemcisiysek aradığımız o nadide kuşu,
Satrançta hamle yaptıktan sonra karşı hamleyi,

Bazen sabırsızca bazen de heyecanla bekliyoruz.

Bir yaşlının, kapısını çalacak birini bekleme anıyla, bir balıkçının oltasını attıktan sonra beklediği an benzeşir mi?

Ne beklediğini bilmeden bekleme eylemi için ne dersiniz? O, hangi kategoriye girer?

Hayaller

Ve hayallerimizin gerçek olmasını…
Bence en güzel bekleme hallerinden biri bu.

Ancak sadece bekleme hali, beklediğimiz şeyin gerçekleşmesi için yeterli mi?
Ne kadar daha beklersem, hayalime kavuşabilirim?

Elifle Diyalog

Kitabı okumadan önce Elif’e sordum;
Es: Sence bu hayvanlar neyi bekliyor?
Elif: Kitabın içine girmeni bekliyorlar.

Ardından kitabı okuduk ve hayvanların neyi neden beklemiş olabilecekleri üzerine kısa bir sohbet yaptık. Ancak en sevdiğim kısım kitabı okuduktan sonraki an yaşandı. Bu kez bizim neyi bekliyor olabileceğimiz üzerinden kitabı yorumladık.

Es: Peki, sen neyi bekliyorsun?
Elif: Virüsün geçmesini tabii.
Es: Neden?
Elif: Virüs geçince arkadaşlarımla rahatça oynayabileceğim, onların evine gidebileceğim, anneannemin babaannemin de yanına giderim.

Es: Sence ben neyi bekliyorum?
Elif: Kahve içmeyi, kitap okumayı ve sakin zaman geçirmeyi. Eğlence de olsun ama o arada.
Es: Baban neyi bekliyor olabilir?
Elif: Yemek yemeyi. (Bunu okusa eminim şaşırır.)

Es: Bir kedi neyi bekler?
Elif: Karnını tıka basa doldurmayı.

Beklemek

Beklemek kitabı, bugün kavuştuğumuz kitaplardan biriydi. Onu görünce merak etmiş ve gelmesini sabırla beklemiştim. Kitabı okumadan önceki ve sonraki “beklemek” algımda epey değişiklik oldu.
Sahi, neyi bekliyoruz?
Yağmurun yağmasını, güneşin çıkmasını, gökkuşağını beklemek ne anlamlara geliyor?

Peki ya birlikte beklemek ne demek?
Ya da siz, beklediğiniz şeyin ne olduğunu yazmak için daha ne bekliyorsunuz?

Kevin Henkes’in Türkçe’deki ilk eseri Beklemek olsa da yaklaşık 30 yıldır yazarlık ve çizerlik yapan Henkes’in yakın zamanda daha fazla eseri ile tanışacağımızı düşünüyorum. Hatta bu kitabı oldukça merak ettim.

Sitesine bakınca kitaplarının ağırlıklı olarak hayvanlar hakkında veya onlarla ilgili olduklarını gördüm. Resimli kitaplarının yanı sıra fareli seri kitapları ve romanları da var. Söyleşiyi okuyunca küçük yaştan itibaren hayalini kurduğu mesleği yaptığını görmek beni mutlu etti. Sitede videoları bile var bu arada.

Beklemek kitabını okurken konuları hiç benzemiyor olsa da Kelebek ve Mükemmel kitapları da geldi aklıma, belki göz atmak isteyebilirsiniz.

Beklemek
Yazan ve Resimleyen: Kevin Henkes
Martı Çocuk Yayınları, 2020, 32 sayfa, 6+

lokumcocuk

0 Yorum

Yorum gözükmüyor

Şu anda yorum yok, bu yazı için ilk yorumu sen yapabilirsin!

Yorum yapabilirsin

<